TÜRKÇE-BİLGİ /// B.ÖZDOĞAN
  KİŞİLİKLER
 
 
 
 
 
-A-
Abartıcı: Abartma huyu olan kişi.
Aciz: Gücü bir şeye yetmeyen, beceriksiz.
Açık sözlü: Düşüncelerini çekinmeden söyleyen, açık yürekli.
Adamsendeci: Olayları, durumları önemsemeyen kişi.
Akılcı: Olayları duygularıyla değil, bilinciyle değerlendiren, aklı her şeyin ölçütü sayan.
Alıngan: Çabuk gücenen, darılan.
Asalak: Başkalarına sürekli yük olan, onların sırtından geçinen.
Aydın: İleri düşünceli, kültürlü, çağın düşüncelerine açık.
Aymaz: Çevresinde olup bitenin farkında olmayan, gözü bağlı, gafil kişi.
Azimli: Zorlukları yenmek için çaba gösteren, engellere karşı yılmayan.
-B-
Babacan: Canayakın, olgun, hoşgörülü, güvenilir.
Bağımlı: Başka bir şeyin istemine, gücüne veya yardımına bağlı olan, özgürlüğü olmayan, tabi.
Bağımsız: Davranışlarını herhangi bir kişinin ya da gücün etkisinde kalmadan düzenleyebilen, hür, özgür.
Bencil: Yalnızca kendini düşünen.
Bezgin: Yaşama, çalışma isteğini yitirmiş, hiçbir şeyden zevk almaz olmuş kişi, usanmış.
Bilinçli: Olayları, durumları, aklıyla değerlendiren, yargılarında olgun kişi.
Bilirkişi: Belirli bir konudan çok iyi anlayan, bilgilenmek için kendisine başvurulan kişi, uzman, eksper.
Bireyci: Anlatılarında bireyi önemseyen.
Buyurgan: Buyurmayı, emir vermeyi seven.
-C-
Cefakar: Ne pahasına olursa olsun güçlüklere katlanan.
Coşkulu: Olağan ruh durumundan daha abartılı davranan kişi.
-Ç-
Çağdaş: Yaşadığı çağa uygun düşünen, davranan.
Çekici: Farklı özellikleriyle ilgi uyandıran.
Çekimser: Bir konudaki düşüncesini açıklamaktan kaçınan, karar vermekte zorlanan kişi.
Çevirmen: Çeviri yapan kişi.
Çıkarcı: Yalnızca kendi yararını düşünen.
Çok yönlü kişi: Bilgi ve deneyimiyle birçok konuya egemen olan, birçok konuda çalışma yapabilen kişi.
-D-
Dar görüşlü: Yeni görüşlere açık olmayan kişi.
Dediğim dedikçi: Söylediği sözden geri adım atmayan, sözlerinde inatçı kişi.
Değişken: Bir durumdan diğerine kolayca geçebilen.
Derleyici: Derleme yapan kişi.
Despot: Her istediğini ve dilediğini yaptırmak isteyen kimse.
Dışadönük: Duygu ve düşünceleri dış dünyaya (sosyal dünyaya) yönelik kişi.
Direngen: Herhangi bir düşünceden, istekten kolay vazgeçmeyen.
Dobra: Düşüncelerini çekinmeden söyleyen, açık sözlü.
Doğal: İçten, yapmacıksız.
Doyumsuz: Hiçbir şeyle yetinmeyen, her zaman daha fazlasını isteyen.
Duyarlı: Dışındaki dünyaya ilgisiz olmayan, hassas.
Duyarsız: Kendinden başka hiçbir şeyle ilgilenmeyen, dış dünyaya duygularını kapatmış kişi, tepkisiz.
Duygusal: İçli, hisli.
-E-
Egemen: Sözünü geçiren, üstünlüğünü kabul ettiren.
Endişeli: Bir olayın beklediği gibi sonuçlanmayacağından rahatsızlık duyan kişi.
Erdemli: İyilik, doğruluk,insancıllık, yardımseverlik gibi özellikleri ruhunda taşıyan kişi.
Etkili: Bir kişi ya da durum üzerinde gücünü hissettirebilen.
Etkin: Çalışır durumda, faal; bir şeyi gerçekleştirmek için sürekli çaba harcayan kişi.
Etkisiz: Kişi veya durumlara gücünü göstermeyen, baskın olamayan, tesirsiz.
Evhamlı: Kuruntulu.
-G-
Gerçekçi: Olayları değerlendirirken gerçeği ölçüt alan kişi, realist.
Girişken: Bir işi yapmak için istekli ve atak davranan.
Gözlemci: Olayları iyi gören, izleyen.
Gücenik: İncinmiş, kırılmış.
-H-
Hassas: Duyarlı.
Hayalperest: Düş kurmayı seven kişi.
Heyecanlı: Olaylara coşkulu tepkiler veren kişi.
Hoşnut: Memnun.
Hoyrat: Kaba, acımasız.
Hümanist: İnsanları seven, insancıl.
Hünerli: Becerikli.
Ilımlı: Hiçbir şeyde aşırıya kaçmayan, istekleri, davranışları ölçülü kişi.
-I-
Irgat: Tarım işçisi.
-İ-
İçedönük: Kendi içine kapanarak başkalarından kaçan kişi, sıkılgan.
İçli: Olaylara karşı duygusal davranan, kolay incinen kişi.
İçten: Samimi.
İhtiyatlı: Herhangi bir konuda olacakları düşünerek, dikkatli, ölçülü davranan kişi.
İkircikli: Bir konu hakkında karar vermekte zorlanan, kararsız, tereddütlü.
İlkel: Çağın gelişmesine ayak uyduramamış, yaşadığı günün düşüncelerine göre geri olan kişi ya da düşünce.
İlkeli: Olaylara karşı kesin kural ve düşüncelerine göre davranan.
İlkesiz: Olaylar karşısında kesin, net bir tavır göstermeyen.
İrdeleyici: Bir konuyu tüm yönleriyle ele alan.
İşgüzar: Hiç gereği yokken bir işe karışıp kendini göstermeye çalışan kişi.
İşkilli: Kuşkucu.
İtibarlı: Çevresinde sevilen, sayılan kişi.
İtici: Hoş görülmeyen özellikleri olan, sevimsiz.
-K-
Kalıcı: Her zaman geçerliliğini sürdürebilen, zamana yenik düşmeyen, çağlarca değerini yitirmeyen.
Karamsar: Her olayı kötü yönüyle ele alan kişi.
Kaygılı: Bir olayın gerçekleşmeyeceğini düşünen ve üzülen kişi.
Kaygısız: Bir olayın gelişiminde içi rahat olan kişi.
Kayıtsız: Olaylar karşısında edilgen, umursamaz kişi, adamsendeci.
Kibirli: Kendini başkalarından üstün gören, kendini beğenmiş, kurumlu.
Kuruntulu:  Gereksiz, yersiz düşüncelerle sürekli kaygılanan kişi.
Kuşkucu:  Kuşku duyan kişi.
Küstah:  Sıra, saygı tanımayan.
 
-L-
Lider: Toplumu sürükleyici özellikleri olan, önder.
-M-
Mağdur: Haksızlığa uğramış.
Mağrur: Gururlu, büyüklenen, böbürlenen.
Mahcup: Utangaç.
Mahrum: Yoksun.
Mahzun: Üzgün, üzüntülü.
Mecalsiz: Halsiz, yılgın, güçsüz.
Medeni: Uygar.
Monoton: Tekdüze, alışılmış, ilgi çekici hiçbir özelliği olmayan.
Musallat: Bir kimse ya da şeyin üzerine bıktıracak kadar düşen.
Müşkülpesent: Zor beğenen, titiz.
Mütevazı: Alçakgönüllü.
-N-
Nitelikli: Değer yönünden üstün olan.
-O-
Olağanüstü: Benzerlerinden apayrı, sıra dışı.
Olumlu: İsteklere karşılık veren durum, yarar.
Olumsuz: Beklentilere karşılık vermeyen, istendiği gibi olmayan durum, işe yaramaz.
Onurlu: Kendine saygısı (özsaygısı) gelişmiş olan kişi.
Otoriter: Sözü geçer, yetki sahibi.
-Ö-
Ölçülü: Düşünce ve davranışlarında dengeli.
Önlemli: Olaylara karşı önceden hazırlıklı davranan, tedbirli.
Özellikli: Ayırıcı özelliklere sahip olan.
Özgü: Bir şeye ayrılmış olan ya da yalnız bir şeyde bulunan.
Özgün: Nitelikleri apayrı, hiç kimseye benzemeyen, örnek alınmaya değer, bir şeyin ilk hali.
Özverili: Fedakar
-P-
Patavatsız: Aklına geleni düşünmeden, yerli yersiz söyleyen, saygısız kişi.
Pinpirikli: Her şeyden yakınan, güçsüz, kuşkucu.
Popüler: Halkın beğenisine uygun.
-R-
Realist: Gerçekçi.
Rehber: Yol gösterici, kılavuz.
-S-
Sağduyulu: Olayları doğru, akla uygun, tarafsız değerlendirebilen.
Sakar: Sık sık, küçük, önemsiz kazalar yapan kişi, beceriksiz.
Sakınmasız: Bir konuda herhangi bir korkusu, çekinmesi olmayan.
Saplantılı: Kendini etkisinden kurtaramadığı düşüncelere sahip kişi.
Seçkin: Nitelikleri yüksek.
Seçkinci: Değerlendirmelerinde basitten, sıradanlıktan yana olmayan.
Sempatik: Sıcakkanlı, canayakın.
Sevecen: Herkese sevgiyle yaklaşan, canayakın.
Sıkılgan: Kendinde gereken güven ve cesareti bulamayan.
Sıradan: Her zaman her yerde benzerine rastlanabilen, basit, bayağı.
Sıra dışı: Bir düşüncede, davranışta farklı, aykırı olan.
Sırdaş: Birinin sırlarını bilen, paylaşan, sır ortağı.
Sitemkar: Sitem eden kişi.
Sorumlu: Görevlerinin bilincinde olan.
Şatafatlı: Gösterişli.
Şefkatli: Acıyarak, koruyarak seven.
Şekilci: Alışılmış kural ve biçimlerin dışına çıkmayan.
Şüpheci: Kuşkucu, kuşkulu.
-T-
Tedbirli: Önlemli.
Tedirgin: Olay ya da olaylar karşısında rahat olmayan, huzursuz.
Tekdüze: Aynı biçimde yinelenen; basmakalıp, klişeleşmiş, yeknesak, kolay değişmeyen.
Tekyönlü: Yalnız bir düşünceyi benimseyen.
Tezcanlı: Bir işi hemen yapmak isteyen, beklemeye dayanamayan, aceleci.
Toplumcu: Yapıtlarında toplum sorunlarını işleyen sanatçı.
Tutarlı: Her olayda dengeli davranan, düşünceleriyle, yaptıkları birbirine uyan, dengeli.
Tutarsız: Sözlerinde, davranışlarında dengesiz.
Tutucu: Toplumsal düzeni, alışkanlıkları, düşünceleri değiştirmeden korumak isteyen kişi.
-U-
Umarsız: Çaresiz.
Umursamaz: Kendi dışında olup bitenleri fazla ciddiye almayan, kayıtsız, adamsendeci, vurdumduymaz.
Uygar: Medeni.
Uyumlu: Çoğunluğun, bütünün durum, davranış ve düşüncelerine uyan.
Uyumsuz: Çoğunluğun, bütünün durum, davranış ve düşüncelerine aykırı davranan.
-V-
Varsıl: Zengin.
Varyemez: Cimri.
Vasıflı: Nitelikli.
Vefasız: Derin sevgiyle bağlı olamayan.
Vurdumduymaz: Hiçbir şeyle ilgilenmeyen, olanlara aldırmayan.
-Y-
Yabani: İnsanlığın gelişimine uymayan, gelişmemiş, ilkel.
Yandaş: Bir düşünceden yana olan kişi.
Yapay: Doğallık taşımayan.
Yeknesak: Tekdüze, sıradan.
Yetkin: Bir durumu, işi, eylemi gerçekleştirme olgunluğu, yeterliliği taşıyan, usta.
Yılgın: Olaylara karamsar, küskün bakan kişi, bezgin, usanmış.
Yoksun: Belirli bir şeyin yokluğunu çeken, belirli bir şeyden uzak tutulan, mahrum.
Yoz: Kaba, gelişmemiş kişi veya düşünce.
-Z-
Zalim: Acımasız, haksız davranan.
Ziyankar: Sürekli zarar veren, zarar vermeyi huy edinmiş kişi.
 
 
  233249 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol